Kısa bir süre önce, Prof. Dr. Özcan Yeniçeri ile
bir hava alanında salonda otururken emekli bir generalimiz ile sohbet ettik.
Güncel konuları tartışırken emekli general bize ABD'de bir askeri okulda
Amerikalı subaylar ile birlikte girdiği bir dersi ve derste anlatılanları
anlattı. Ben de size aktarıyorum.
"Dershanede hocayı beklerken ışıklar kapanmış
ve bir çizgi film gösterilmeye başlanmış.
Filmin adı " Küçük Tavuk ". Bir kümes
var. Kümeste bir çok tavuk ile genç ve küçük horozlar, bir de kümesin yaşlı ve
büyük horozu bulunuyor. Kümesin etrafında da bir tilki dolaşıyor. Yaşlı ve
büyük horoz, tilki içeri girmesin diye kümesin kapısını sıkı sıkıya kapatmış,
tavukları dışarı bırakmıyor. Tabii dışarı çıkamadıkları için doğru dürüst
yemlenemeyen tavuklar da zayıf ve küçük tavuklar. Yaşlı ve büyük horoz ise
dışarı bırakmadığı tavuklara ölmeyecek kadar mısır tanesi dağıtarak
yaşamalarını sağlıyor.
Kümese giremeyen tilki bunun üzerine kümesin
tellerinde küçük bir delik açarak küçük ve genç bir horoza sesleniyor ve ona
biraz mısır veriyor. Mısırı yiyen küçük ve genç horoz her gün gelip tilkiden
mısır alıyor. Bir süre sonra tilki küçük ve genç horoza tek başına
yiyebileceğinden fazla mısır verince genç horoz hem kendisi yiyor hem de diğer
tavuklara mısır dağıtıyor. Böylece yavaş yavaş yaşlı ve büyük horozun kümesteki
gücü kırılıyor. Horozun etrafındaki tavuklar azalmaya başlıyorlar. Artık
popüler olan genç ve artık irileşen horozun etrafında ise tavuklar toplanıyor.
Bu aşamada tilki kümesin kapısının önüne mısır
bırakıyor. Kümeste bir tartışma çıkıyor. Kapıyı açalım mı açmayalım mı diye.
Sonunda korkarak kapıyı açıyorlar ve kafalarını dışarı uzatıp yemlenip hemen
geri çekiyorlar. Bir süre böyle devam ediyor. Hiçbir şey olmuyor. Kümesteki
tavuklar rahatlıyor. Korkuları azalıyor. Nihayet bir gece tilki kümesin
önündeki avluya mısır döküyor. Artık korkusuz olan tavuklar genç ve artık güçlü
horozun öncülüğünde dışarı çıkıyor ve rahat rahat yemleniyorlar. Kümesteki her
tavuk semiriyor.
Tilki bir süre sonra gece kümesin kapısından kendi
mağarasına kadar mısır tanelerini döküyor. Sabah kümesten çıkan ve korkusuzca
yemlenen tavuklar yemlene yemlene mağaraya kadar gidiyorlar. Sonra mağaraya
giriyorlar. Onları içeride bekleyen tilki bütün kümes mağaraya girince
mağaranın kapısını kapatıyor."
Çizgi film burada bitmiş. Işıklar yanmış. Ve dersin
hocası kürsüye çıkarak, "İşte Üçüncü Dünya ülkeleri böyle yönetilir"
diyerek derse başlamış. Beni meraka düşüren husus, bir Türk subayı içeride iken
böyle bir dersi vermekten neden sakınmadıkları idi. Bunu sordum.
Emekli general, "Umurlarında olduklarını mı
zannediyorsunuz Ümit Bey; Amerikalılar hiçbir şeyi gizlemeye ihtiyaç
duymazlar" dedi.
Sonra emekli general İstanbul uçağına binmek için
bizden ayrıldı. Biz de Özcan Yeniçeri hoca ile Ankara uçağını beklerken,
kümesten, horozlardan ve tavuklardan bahsettik. Belki siz de bu yazıyı
okuduktan sonra bazı sorular SORDUNUZ.
Kümes NERESİ?,
Yaşlı horozlar KİMLER?
Genç horoz KİM, şu anda neler yapıyor?
En önemlisi tilki KİM?
No comments:
Post a Comment